Bilim İnsanları Elektrik Kıvılcımlarını Ultrasonik Dalgalarla Yönlendirdi
Bilim insanları, ilk kez elektrik kıvılcımlarının ultrasonik dalgalar kullanılarak yönlendirilebileceğini keşfetti. İspanya, Finlandiya ve Kanada’dan araştırmacıların yürüttüğü yeni bir çalışma, ultrasonik dalgaların havada elektriği nasıl taşıdığını ortaya çıkardı.
Araştırmacılar, kıvılcımların havayı ısıtarak genleşmesine ve yoğunluğunun azalmasına neden olduğunu belirtti.
Isınan hava, ultrasonik dalgalar tarafından ses yoğunluğunun daha yüksek olduğu bölgelere yönlendirilir. Yeni kıvılcımlar, daha düşük elektriksel bozulma voltajına sahip olan bu hafif havanın bulunduğu bölgeleri takip eder.
Açık Alanda Kontrolü Zor
Ancak araştırmacılara göre, kıvılcımların açık alanda kontrol edilmesi zor çünkü genellikle kaotik dallara ayrılır ve en yakın metal nesnelere yönelme eğilimindedir.
Çalışmanın baş araştırmacısı, Navarra Devlet Üniversitesi’nden Dr. Asier Marzo, bu olguyu bir yıl önce gözlemlediklerini, ancak kontrol sağlamanın aylar sürdüğünü ve mekanizmayı anlamanın daha da uzun zaman aldığını belirtti.
Araştırmacılar, kıvılcımın engel etrafından dolanmasını veya belirli noktalara yönlendirilmesini, hatta iletken olmayan malzemelere bile ulaşmasını sağlayabilecek bir kontrol seviyesine ulaştıklarını ifade etti.
Hassas Kıvılcım Kontrolü
Araştırmacılar, kıvılcımların daha önce yalnızca lazer kaynaklı deşarjlarla (Elektrolizörler) yönlendirilebildiğini ve bunun tehlikeli lazerlerin yanı sıra lazer ile elektrik deşarjı arasında hassas bir zamanlama gerektirdiğini belirtti.
Geliştirilen yeni yöntem ise lazer yerine ultrason kullanıyor, bu da göz ve cilt için güvenli hale getiriyor. Ayrıca kompakt, uygun maliyetli ve sürekli çalıştırılabilir bir sistem olarak öne çıkıyor.
“Kıvılcımlar Atmosfer Bilimlerinden Biyolojik İşlemlere Kadar Kullanılabilir”
Helsinki Üniversitesi’nden Prof. Ari Salmi, “Kıvılcımların hassas bir şekilde kontrol edilmesi, atmosfer bilimleri, biyolojik süreçler ve belirli devrelerin seçici olarak güçlendirilmesi gibi birçok alanda kullanılabilir,” dedi.
Science Advances dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, elektrik plazması havada kıvılcımlar oluşturarak elektrik akımını taşıyor. Bu akım, yüksek voltajlı elektronik cihazları çalıştırabilir, bakterileri öldürebilir, dokunsal hisler yaratabilir veya kaynak için kullanılabilir. Ancak kıvılcımların oluşumu kaotik ve kontrol edilmesi zor bir süreçtir.
Lazer darbeleri deşarjları yönlendirebilir, ancak yüksek güç gerektirir ve kontrolü zor ve zahmetlidir.
Elektrik Kıvılcımı Ultrasonik Alanlarla Engel Etrafından Yönlendirildi
Araştırmacılar, ultrasonik alanların plazma kıvılcımlarını yönlendirebildiğini, hatta engellerin etrafından dolaştırabildiğini belirtti. Ultrasonik ışınlar, milisaniyeler içinde dinamik olarak yönlendirilebilir, böylece hızlı, güvenli ve hassas bir yüksek voltaj kıvılcım kontrolü sağlanabilir.
Çalışmada, 4 cm uzunluğundaki bir elektrik kıvılcımı, ultrasonik alanlar kullanılarak bir engelin etrafından dolaştırıldı.
Araştırmacılar, kıvılcımın havayı ısıttığını; bunun sonucunda havanın genleşerek yoğunluğunun azaldığını belirtti. Isınan düşük yoğunluklu hava, ultrasonik alan tarafından yüksek genlikli bölgelere itilir ve bu düşük yoğunluklu bölge, kıvılcımın tercih ettiği bir deşarj yolu haline gelir.
Bu süreç, lazerle yönlendirilen deşarja benziyor, ancak burada düşük yoğunluklu bölge kıvılcımın kendisi tarafından oluşturuluyor ve ultrasonik alan tarafından şekillendiriliyor.
Navarra Devlet Üniversitesi’nden çalışmanın ilk yazarı Josu Irisarri, “Çok hafif kıvılcımlar kullanarak kontrollü dokunsal uyaranlar oluşturma fikri beni heyecanlandırıyor. Belki de ilk temassız Braille sistemi böyle geliştirilebilir,” dedi.
Bilim insanları, ilk kez elektrik kıvılcımlarının ultrasonik dalgalar kullanılarak yönlendirilebileceğini keşfetti. İspanya, Finlandiya ve Kanada’dan araştırmacıların yürüttüğü yeni bir çalışma, ultrasonik dalgaların havada elektriği nasıl taşıdığını ortaya çıkardı.
Araştırmacılar, kıvılcımların havayı ısıtarak genleşmesine ve yoğunluğunun azalmasına neden olduğunu belirtti.
Isınan hava, ultrasonik dalgalar tarafından ses yoğunluğunun daha yüksek olduğu bölgelere yönlendirilir. Yeni kıvılcımlar, daha düşük elektriksel bozulma voltajına sahip olan bu hafif havanın bulunduğu bölgeleri takip eder.
Açık Alanda Kontrolü Zor
Ancak araştırmacılara göre, kıvılcımların açık alanda kontrol edilmesi zor çünkü genellikle kaotik dallara ayrılır ve en yakın metal nesnelere yönelme eğilimindedir.
Çalışmanın baş araştırmacısı, Navarra Devlet Üniversitesi’nden Dr. Asier Marzo, bu olguyu bir yıl önce gözlemlediklerini, ancak kontrol sağlamanın aylar sürdüğünü ve mekanizmayı anlamanın daha da uzun zaman aldığını belirtti.
Araştırmacılar, kıvılcımın engel etrafından dolanmasını veya belirli noktalara yönlendirilmesini, hatta iletken olmayan malzemelere bile ulaşmasını sağlayabilecek bir kontrol seviyesine ulaştıklarını ifade etti.
Hassas Kıvılcım Kontrolü
Araştırmacılar, kıvılcımların daha önce yalnızca lazer kaynaklı deşarjlarla (Elektrolizörler) yönlendirilebildiğini ve bunun tehlikeli lazerlerin yanı sıra lazer ile elektrik deşarjı arasında hassas bir zamanlama gerektirdiğini belirtti.
Geliştirilen yeni yöntem ise lazer yerine ultrason kullanıyor, bu da göz ve cilt için güvenli hale getiriyor. Ayrıca kompakt, uygun maliyetli ve sürekli çalıştırılabilir bir sistem olarak öne çıkıyor.
“Kıvılcımlar Atmosfer Bilimlerinden Biyolojik İşlemlere Kadar Kullanılabilir”
Helsinki Üniversitesi’nden Prof. Ari Salmi, “Kıvılcımların hassas bir şekilde kontrol edilmesi, atmosfer bilimleri, biyolojik süreçler ve belirli devrelerin seçici olarak güçlendirilmesi gibi birçok alanda kullanılabilir,” dedi.
Science Advances dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, elektrik plazması havada kıvılcımlar oluşturarak elektrik akımını taşıyor. Bu akım, yüksek voltajlı elektronik cihazları çalıştırabilir, bakterileri öldürebilir, dokunsal hisler yaratabilir veya kaynak için kullanılabilir. Ancak kıvılcımların oluşumu kaotik ve kontrol edilmesi zor bir süreçtir.
Lazer darbeleri deşarjları yönlendirebilir, ancak yüksek güç gerektirir ve kontrolü zor ve zahmetlidir.
Elektrik Kıvılcımı Ultrasonik Alanlarla Engel Etrafından Yönlendirildi
Araştırmacılar, ultrasonik alanların plazma kıvılcımlarını yönlendirebildiğini, hatta engellerin etrafından dolaştırabildiğini belirtti. Ultrasonik ışınlar, milisaniyeler içinde dinamik olarak yönlendirilebilir, böylece hızlı, güvenli ve hassas bir yüksek voltaj kıvılcım kontrolü sağlanabilir.
Çalışmada, 4 cm uzunluğundaki bir elektrik kıvılcımı, ultrasonik alanlar kullanılarak bir engelin etrafından dolaştırıldı.
Araştırmacılar, kıvılcımın havayı ısıttığını; bunun sonucunda havanın genleşerek yoğunluğunun azaldığını belirtti. Isınan düşük yoğunluklu hava, ultrasonik alan tarafından yüksek genlikli bölgelere itilir ve bu düşük yoğunluklu bölge, kıvılcımın tercih ettiği bir deşarj yolu haline gelir.
Bu süreç, lazerle yönlendirilen deşarja benziyor, ancak burada düşük yoğunluklu bölge kıvılcımın kendisi tarafından oluşturuluyor ve ultrasonik alan tarafından şekillendiriliyor.
Navarra Devlet Üniversitesi’nden çalışmanın ilk yazarı Josu Irisarri, “Çok hafif kıvılcımlar kullanarak kontrollü dokunsal uyaranlar oluşturma fikri beni heyecanlandırıyor. Belki de ilk temassız Braille sistemi böyle geliştirilebilir,” dedi.
Linkleri görebilmek için
giriş yap veya kayıt ol.
